Türkiye: Kürt Gazetecilere Yönelik Şiddet Devam Ediyor — Türkiye Seçimlere Basın Özgürlüğüne Vurulan Darbelerle Gidiyor

Yer: Türkiye, Diyarbakır
Tarih: 27 Nisan, 2023
Available in: 🇬🇧 English

Jinnews muhabiri Beritan Canözer’in de aralarında bulunduğu 11 gazeteci ev baskınlarıyla gözaltına alındı. Canözer, sevkedildiği mahkeme tarafından tutuklandı. Beritan 2019 yılından bu yana 5. kez gözaltına alındı, en az iki farklı davada terör propagandası yapmakla suçlandı. CFWIJ olarak etnik kimliğinden dolayı susturulmaya ve hapsedilmeye çalışılan Kürt gazetecilerin yanındayız. 

25 Nisan sabahı Diyarbakır merkezli 21 ilde yapılan ev baskınlarıyla 11 gazeteci gözaltına alındı. Gazetecilerin evlerini arayan polis kitaplara ve bilgisayarlara el koydu. Yıllardır sistematik olarak gözaltına alınan ve hakkında dava açılan Kürt gazetecilerin avukatlığını yapan Resul Temur da gözaltında tutuluyor.

Gözaltıların ardından savcılık dosya hakkında kısıtlılık kararı ve 24 saatlik avukat görüş kısıtlaması getirdi. Kısıtlılığın kalkmasının ardından avukatlar müvekkilleriyle görüşmeye başladı. Gazeteci Beritan Canözer’e ifadesinde meslektaşlarıyla yaptığı telefon görüşmeleri ve daha önce yaptığı haberler soruldu.  Canözer hakkında 27 Nisan’da sevkedildiği mahkeme tarafından tutuklama kararı verildi.

CFWIJ kurucu direktörü Kiran Nazish gözaltılarla ilgili “CFWIJ Kürt gazetecilere yönelik sistematik baskı ve şiddeti raporlamaya başlayalı beş yıl oldu. Çoğu zaman onlara yapılanar ana akım medyada görmezden gelindi ve bu daha da fazla gazetecinin tutuklanmasına sebep oldu,” dedi.

Gazeteci ve Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Eş Başkanı Dicle Müftüoğlu gözaltılarla ilgili CFWIJ’e konuştu. Müftüoğlu, “Seçime çok az bir süre kala yapılan bu operasyonlarda gazeteci arkadaşlarımız yaptıkları haberlerden dolayı suçlanıyor. Bu tarz operasyonlarla meslektaşlarımızı kriminalize etmeyi, onları çalışamaz hale getirmeyi amaçlıyorlar. Özellikle seçimlere bu kadar az bir süre kalmışken bunun başlı başına bir seçim darbesi olduğunu ve böyle bir ortamda yapılacak seçimlerin de anti-demokratik olacağını belirtmek gerekiyor,” dedi.

Müftüoğlu bu tarz operasyonlara sessiz kalmanın şaibeli bir seçime sessiz kalmak demek olduğuna dikkat çekti. “Özellikle basın meslek örgütleri başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerini gazetecilerin, avukatların, sanatçıların ve siyasetçilerin günlerce gözaltında tutulmasına karşı ses çıkarmaya çağırıyorum,” dedi. 

CFWIJ, gözaltıların hemen ardından 25 diğer uluslararası kuruluşun yaptığı çağrıya katıldı. Yapılan çağrıda kurumlar gözaltına alınan gazetecilerin serbest bırakılmasını ve Kürt gazetecilere yönelik sistematik taciz ve gözdağı uygulamalarına son verilmesini talep etti.

14 Nisan’da yayınladığı bildiride CFWIJ, gazeteci Dilan Akyol’un gözaltına alınmasını kınamış ve Kürt gazetecilere yönelik şiddetin son bulması yönünde çağrıda bulunmuştu. Yalnızca bir hafta sonra yapılan toplu gözaltılar, Türk hükümetinin basın özgürlüğünü engellemeye çalışmasının bir kanıtı olarak görülmektedir. Yetkilileri derhal bu tutumlarından vazgeçmeye çağırıyoruz.

Gazetecilere yönelik şiddet ve yasal taciz devam ediyor

Türk hükümetinin basına yönelik baskı ve şiddet politikası yalnızca Kürt gazetecilere yönelik değil. Yıllardır medya sektöründe çalışan muhalif ve araştırmacı gazeteciler de hem polis şiddetine maruz kalıyor, hem de haklarında açılan davalarla cezalandırılmaya çalışılıyor.

Bunun son örneklerinden biri olarak 16 Haziran 2022’de Diyarbakır’da tutuklanan ve cezaevine gönderilen gazetecilere destek vermek için 5 Temmuz 2022’de Ankara’da yapılan basın açıklamasını takip eden Sibel Yükler, Yıldız Tar ve Deniz Nazlım darp edilmişti. Gazeteciler, kendilerini darp eden polis memurları hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Soruşturmayı yürüten savcı 25 Nisan’da gazetecilerin yaralarını ciddi boyutta olmadığını belirterek kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. 

CFWIJ olarak Türkiye’de gazetecilere yönelik sistematik baskı, taciz ve şiddeti kınıyoruz. Gözaltına alınan ve yalnızca gazetecilik yaptığı için cezaevine gönderilen tüm gazeteciler derhal serbest bırakılmalıdır. Gazetecilik suç değildir.

 

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak dünyanın her yerindeki kadınlara yönelik her türlü hak ihlalini ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları biraraya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin sektörde özgürce çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.

If you have been harassed or abused in any way, and please report the incident by using the following form.

Previous
Previous

Turkey: Ongoing Government Violence Against Kurdish Journalists Ahead of Elections

Next
Next

Bolivia: Journalist Iris Toro Repeatedly Attacked While Reporting – Assaults on Press Workers Must Stop