Türkiye: Gazeteci Sedef Kabaş’a Tahliye Kararı Verildi

Yer: Türkiye, İstanbul
Tarih: 11 Mart, 2022
Available in: 🇬🇧 English

49 gündür tutukluluk hali devam eden gazeteci Sedef Kabaş’a yönelik açılan davanın ilk duruşmasında tahliye kararı verildi. "Cumhurbaşkanına hakaret" ve iki bakana yönelik "Kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret" suçlamalarından toplam 12 yıl 10 aya kadar hapis istemiyle yargılanan gazeteci hakkında iki yıl dört ay hapis cezası verildi. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ) Sedef Kabaş’a yönelik tahliye kararını memnuniyetle karşılıyor ancak ifade özgürlüğüne yönelik gazeteciye ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla verilen cezayı kınıyoruz. Verilen karar ifade ve basın özgürlüğüne yönelik saldırı niteliğindedir. Kabul edilemez. 

İstanbul’da devam eden kötü hava koşullarından ötürü Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 11 Mart 2022 günü duruşmaların yapılmamasına yönelik kararına rağmen İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Sedef Kabaş tutuklu bulunduğu Bakırköy Cezaevi’nden getirildi. Duruşmada gazetecinin avukatları hazır bulundu. Çok sayıda avukat duruşmayı takip etti. Ancak duruşma salonuna iki gazeteci dışında basın meslek örgütleri ve diğer gazeteciler izleyici olarak alınmadı. 

Duruşma gazeteci Sedef Kabaş’ın savunmasıyla başladı. Gazeteci savunmasında babasının tahsili nedeniyle Londra’da dünyaya geldiğini dünyanın birçok şehrinde çalışma imkanı bulunmasına rağmen Türkiye’de çalıştığını vurguladı. Şimdiye kadar birçok söyleşi ve röportaja imza attığını belirten Kabaş’ın savunmasında hakim sözünü keserek iddialara yönelik savunma yapmasını talep etti. Hakim, “Hayatını anlatma bana” dedi. 

Savunma yaptığını söyleyen gazeteci, “Binlerce röportaj yaptığımı ve konuk olduğumu söylüyorum. Konuyu savunmama bağlayacağım. Bugüne kadar ne yaptığım programlar nede röportajlar nedeniyle hakkımda açılmış tek bir dava yoktur. Bu durum hakkımda ortaya atılan provokatör iddiasını çürütmektedir” ifadelerini kullandı. 

Birçok üniversitelerde eğitim verdiğini söyleyen gazeteci, “Davet edildiğim bir eğitim konferansında yaptığım bir konuşmanın videosu geçen sene bu zamanda AKP yetkilileri tarafından bilinçli bir şekilde montajlandı. Bu görüntü 2021 Nisan ayında bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından izletilerek milyonlara beni hedef gösterdi. Konuşmam saptırıldı. Konuyu yargıya taşıdım. Erdoğan’a 128 kuruşluk tazminat dava açtım” şeklinde savunmasına devam etti. Gazeteci hakkında açılan bu davanın da belirttiği nedenle açıldığını söyledi. 

"Bu kişiler şimdi de atasözünden hakaret çıkarıp cezalandırılmamı istiyorlar. Ben bugün IŞİD üyesi olup, emniyetin canlı bomba listesinde olsaydım serbest olacaktım. Uyuşturucu ticareti yapsaydım rahat rahat dolaşacaktım." ifadeleriyle savunmasına devam eden gazeteci, "Öcalan'la görüşüp mektubunu okusaydım görüşleri referans alınan bir akademisyen olacaktım. Fethullah Gülen ile fotoğraf çektirseydim gözde bir bakan olacaktım." dedi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ifade özgürlüğüne yönelik kararlarından örnekler vererek savunmasına devam eden Kabaş, "Cumhurbaşkanına hakaret etmedim, etmem, edilmesini de onaylamam. İktidarı gerekirse en ağır şekilde eleştiririm." şeklinde konuştu.

Kabaş şu şekilde devam etti: 

“Nasıl bir suç işlemiş olabilirim ki 13 yıla yakın hapis yatmamı talep ediyorlar. Sözlerimde Erdoğan'ın ismini bile kullanmadım ama üzerine alındı. Bunların hepsi eleştiri. Hakaret olarak kabul edilemez. Aksi halkın haber alma hakkını gasp etmek anlamına gelir." 

"Bir şiir yüzünden hapis yatmış birinin atasözü nedeniyle bir gazetecinin hapis yatmasını istemesi hayatın bir cilvesi değil mi?" diyerek iddia edilen suçlamaları kabul etmediğini söyleyen Sedef Kabaş, mahkemeden beraatini ve tahliyesini talep ederek savunmasını sonlandırdı.

Duruşmaya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da avukatları katıldı. Yer yer sanık ve davacı tarafların diyalogları nedeniyle tansiyonun yükseldiği gözlemlenen duruşmada dava savcısı da esas hakkında mütalaasını sundu. 

İddia makamı, gazeteci Sedef Kabaş'ın katıldığı TV programında Cumhurbaşkanı ile ilgili yorumlarda bulunduğunu, konuşmasını bitirmeden dava konusu sözleri sarfettiğini, akabinde sosyal medya hesabında tekrarladığını, Erdoğan ve Cumhurbaşkanı makamında Beştepe'yi kast ettiğini belirterek gazetecinin savunmasının cezadan kurtulma amacı taşıdığını, sanığın suç işleme icrası kapsamında alenen 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçunu işlediğini öne sürdü. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yönelik “Soyadına ihanet içinde olduğu” sözlerinden dolayı cezalandırılmasını talep eden savcı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'na yönelik sözlerinin hakaret kapsamında olmadığını ve beraatına karar verilmesi gerektiğini söyledi. Savcı sanık Sedef Kabaş'ın tutukluluk halinin devamını talep etti. 

Davacı taraflar da beyanda bulunarak gazetecinin en üst sınırda cezalandırılmasını talep etti. Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme Sedef Kabaş’ın ‘Kamu görevlilerine görevinden dolayı alenen hakaret’ suçlamasından beraat edilmesine ancak ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasından iki yıl dört ay hapis cezasına çarptırılmasına ve gazetecinin tahliye edilmesine karar verdi. 

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak gazeteci Sedef Kabaş’ın 22 Ocak gecesi gözaltına alınması ve haksız şekilde tutuklanmasından şimdiye kadar süreci yakından takip ettik. 38 ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşu ve gazeteciyle beraber, haksız şekilde tutuklu kalan gazeteci hakkında derhal serbest bırakılmasını talep ettiğimiz basın açıklamasında bulunduk. Twitter’dan gazetecinin serbest kalması için #FreeSedefKabaş etiketiyle sosyal medya kampanyası düzenledik. Gazeteciye yönelik tutuklama kararının haksız yere verildiğini defalarca dile getirdik. 

Sedef Kabaş’ın tahliye edilmesini her ne kadar memnuniyetle karşılasak da gazeteciye ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla verilen hapis cezası kabul edilemez. Verilen bu ceza alenen ifade özgürlüğüne verilmiştir. Bu nedenle kararın derhal bozulmasını gazetecinin bütün suçlamalardan beraat edilmesini talep ediyoruz. Yineliyoruz hakikatin peşinde koşan gazeteciler yargılanmamalıdır. Gazetecilik suç değildir.

 

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak dünyanın her yerindeki kadınlara yönelik her türlü hak ihlalini ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları biraraya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin sektörde özgürce çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.

If you have been harassed or abused in any way, and please report the incident by using the following form.

Previous
Previous

Ukraine: CFWIJ Condemns Attacks On Journalists By Invading Military Forces

Next
Next

Turkey: Release Order Granted For Imprisoned Journalist Sedef Kabaş